Çalışarak geçirdiğiniz süre içerisinde sizi gerçekten motive eden şeyi mi yapıyorsunuz? Ya da biraz daha geriye gidelim, bugüne kadar işinizde sizi ateşleyenin ne olduğunu düşünmeye zaman ayırdınız mı? Sizin için en önemli olan ne? İşinizde heyecanlı ve enerjik olduğunuz, sabah heyecanla işinizin başına geçtiğiniz o günlerde tam olarak yaptığınız nedir?
İşte bu benzersiz itici güçleri belirlediğimizde, bizi engelleyen unsurları ortadan kaldırmaya başlayabilir ve tam potansiyelimizi, en iyi fikirlerimizi ve üretim gücümüzü ortaya çıkarabiliriz. Ancak o zaman, etrafımızdaki eleştirmenleri susturabilir ve mutluluğun, size neyin anlamlı, etkileyici veya mantıklı gelmesi gerektiği ile ilgili önceden atfedilmiş o nosyon ile ilgili olmadığını fark edebiliriz. Buradaki mesele, her gün yaptığınız işi, sizi motive eden şeylerle uyumlu hale getirmektir.
Doktora derecesini Yale’de, klinik psikoloji stajını da Harvard Tıp Fakültesi’nde tamamlayan Steven Reiss’in söylediklerine kulak verelim bu noktada: “Bireyler, onları neyin mutlu ettiği konusunda inanılmaz farklılık gösteriyor; bazıları için rekabet, kazanmak ve servet en büyük mutluluk kaynaklarıyken, diğerleri için yetkinlik hissi ve sosyalleşmek daha tatmin edici olabiliyor”.
Peki, bunlara yeterince odaklanıyor muyuz? Yoksa, seçimlerimizde belirleyici olan “güçlü yönlerimiz” mi?
Mesela Amanda’nın detaylara hakim olmak ile ilgili bir güçlü yönü var, dolayısıyla zamanının daha fazlasını müşteriler ile çalışarak geçirmek istese de, projelerde kendisine hep perde arkasındaki görevler veriliyor. Kendini daha fazlasını yapmaya, öğrenmeye ve büyümeye itmek istiyor ama birisi onun “detaylar” konusunda “iyi” olduğuna karar vermiş. Ya da belki Terrell, doğal yeteneği gereği teknolojiden iyi anladığı için bilgisayar programcısı olarak çalışıyor. Ancak programcılık tek başına yapılan bir iş ve Terrell ara sıra takım arkadaşları ile beyin fırtınası yapmak ve gelişmek istiyor; o zaman başarılı olduğunu hissediyor.
Veya bir üniversite öğrencisini düşünelim; mesela Kate her zaman matematikte iyi olduğu için ebeveynleri onu mühendislik okumaya teşvik ediyor. İlk senesinin sonunda bölümü çok sıkıcı buluyor; aldığı kadın çalışmaları ile ilgili bir dersten çok etkileniyor. Sosyal sorumluluk içeren bir hareketin parçası olma ve başkalarının hakları için mücadele etme fikrinin kendisini heyecanlandırdığını keşfediyor. Anne ve baba bu gelir kısıtlayıcı kariyer değişimini kesinlikle desteklemiyor, o yüzden birkaç dönem daha rüzgar yükü altındaki çelik kirişlerin gerilme seviyelerini hesaplamayı sürdürüyor. Ta ki kendisine karşı dürüst olmadığını kabul edene kadar... Boşa giden yıllarca çabadan sonra bölümü bırakıyor.
Sadede gelecek olursak, yalnızca güçlü yönlerimize odaklandığımızda, onların rehinesi haline gelme ihtimalimiz var. Bu nedenle daha tatminkar ve mutlu bir iş yaşamının formülünde temel olarak “motivatörler” yatıyor. Onları; her sabah yataktan heyecanla kalkmanızı sağlayan temel faktörleri hemen şimdi düşünmeye ne dersiniz?
Motivatörlerinizi belirlemenizi sağlayan Motivatör Değerlendirmesi ile ilgili ayrıntılı bilgi için https://hrthinks.me/motivator-degerlendirmesi adresini ziyaret edebilirsiniz.